2/08/2009

aslında mutluyum

Tek basina bir odada derin bir hayat yasadigini sanmak midir mutluluk?
"orhan pamuk-nobel 2006 toreni"'

Romalılar, yurttaşlarım, aleksi, cemil, yutun ve değerli bloger;

o değil de hafızlar, aslında gayet mutluyum.

lan şu hayat ne garip, ya da ben ne kadar ters bir adamım . 25 yıl 11 ay özgür yaşadım da,

" keklik gibi kanadımı süzmedim,
murat alıp
doya doya gezmedim" de

tel örgülerle çevrili geçen 57 günde daha önce hiç olmadığım kadar mutlu oldum.

kütahya'nın lanet ayazında, soğukta yarım saat kuyrukta bekleyip de telefonda konuşulan bir kaç dakika insanı bu kadar mutlu edebilir mi ?

bulunan bir saniyelik fırsatta bile mektup yazmak olabilir mi peki mutluluk?

ya da aps ile 2 günde gelmesi gereken mektubu 10 gün beklemek insanı bu kadar heyecanlandırabilr mi? yazılanları okurken alınan zevk var ki bir de...


70 kişilik koca bir ahırda horlamalarını aşıp, ayak ve osuruk kokularının arasından sıyrılıp gelen bir sms'i okumak mıdır mutluluk?

bir tebessümden alınan benzersiz haz mıdır yoksa?

evet sorarım sana Orhan Pamuk nedir mutluluk? ( orhan pamuk akıllı olsun!!!)

ya sen Abidin, bana mutluluğun resmini çizebilr misin?

Romalılar, yurttaşlarım, aleksi, cemil ve yutun, ve sevgili bloger;

maalesef döndüğümde size " bizim bir başçavuş vardı çok baba adamdı..." diye başlayan hatıralar anlatamayacam. ama olsun,

" hafız o değil de, aslında mutluyum ve sizi bunu söylemekten de men etmiyorum" ( a tribute to saşlı)

No comments: