2/12/2009

Kayıp Eşşek ve Bu Kavram Üzerinden Tanrı Olgusu

O değil de, Allah hakkaten sevdiği kuluna eşeğini önce kaybettirip sonra bulduruyor galiba sevgili blogger. Misal şimdi Dânâ kişi insanının anlattığı mutluluk tanımlarına bak. O Dânâ ki sivildeyken (ya da sivilceyken) hergün doyumsuz telefon konuşması yapacak kapasiteye sahipti. Türksel'in ona bahşettiği yüzlerce dakika bedava konuşması vardı. Fakat heyhat, 200 dakika da konuşsa mutlu olamıyordu. Ama şimdi bir ankesörlü telefondan 5 dakikalık "merhaba, merhaba, naber, naber" diyaloğu onu sevindiriyor. Dediğim gibi, allah sevdiği kulunun eşeğini önce kaybettirip sonra bulduruyor işte.

Tabi bu olay Allah'ın varlığını kanıtlar. Neden? Çünkü.

Pek sevgili matematikçi filozof teolog Renée DesCartes (Kartgillerin Röne) der ki, kafamızda ideal bir tanrı fikri vardır, bu ideal tanrı fikrinin kafamıza yerleşmiş olması ancak ideal tanrının o bilgiyi bizim kafamıza yerleştirmiş olmasıyla mümkündür. Bu nedenle ideal tanrı vardır. İşte bu mantık silsilesi içinde düşündüğümüzde şuraya varmak mümkün:

* Dâna kişi insanı vardır
* Dânâ kişi insanı gibi olası her tanrının sevebileceği bir kulun varlığı ancak böyle bir kulu yaratacak en azından bir tane tanrının varlığıyla mümkündür.
* O zaman en azından bir tane Tanrı vardır.

İkinci önermenin doğruluğunu, yani Dânâ kişi insanının Allah'ın sevdiği kulu olduğu önermesinin geçerliliğini, Dânâ kişisinin eşeğini önce kaybedip, sonra bulup mutlu olmasından kanıtlayabiliriz.

Ordan öyle bakıp Allah Allah diyen pek sevgili bloggerların olduklarını tahmin edebiliyorum şu anda. O sevgili bloggerların "Allah Allah" şeklinde sayıklamaları bile bence Allah'ın varlığının bir kanıtıdır blogger. 
Şehadet ederim ki en azından bir tane Allah vardır ve Dânâ en azından bir tanesinin sevdiği kullarından biridir. Ve Dânâ'nın arada sırada kaybolan en azından bir tane eşeği vardır.

Yine şehadet ederim ki Yutun bir filozof olarak bu konuda benden daha çok şey söyleyecek kapasiteye sahiptir.

Allah bütün bloggerlara eşşeklerini önce kaybettirip sonra buldursun işallah sübhaneke dinimiz amin.

No comments: